Genel

Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Efsanesi

Basında, üniversitede, politikacıların ağzında, “sivil toplum” denen Sorosçu gürültü makinasında, hatta televizyon dizilerinde bile koparılan bir yaygara var. Bu propagandanın tek gücü, yineleme sıklığıdır. Sürekli dayak yiyen kadının haberi yapılır. Öyle sık yinelenir olmuştur ki gerçeği bilmeyenler bu başlığı veya satırları okurken şaşırmaktan kendilerini alamazlar. Bu feminist efsanenin başlıca iki bileşeni vardır:

1) Aile içi kadına şiddet, Türkçesiyle dayak, hemen her zaman kadına yönelir. Tersi pek enderdir.

2) Kadına yönelik aile içi şiddet sürekli yükselmektedir.

Bu yazıyı okuyabilecek olanak elinizin altında varsa, bu konudaki gerçeği öğrenmek bir kaç saniyenizi alır. Aşağıda TÜİK’in sitesinden alınmış iki istatistik veriyi ve alındıkları adresleri görüyorsunuz. İnceleyelim…

Büyütmek için tıklayınız.

Demek ki neymiş? 2008-2014 aralığında “cinsel şiddet” olarak tanımladıkları olayların sıklığında azalma varmış. Feministler tam tersini iddia ediyorlar çünkü feminizm yalan ve sahtekarlık üzerine kurulu bir ideolojidir.

Şimdi de evde kim kime vuruyor, ona bakalım…

Bu, “kadına yönelik aile içi şiddet” istatistiği.

Bu da “aile içi erkeğe şiddet” istatistiği.

Çizelgelerden açıkça anlaşılacağı üzere aile içinde “erkeğe şiddet”, “kadına şiddetin” yaklaşık yarısı kadar. Sayılarla arası iyi olmayanlara özet: Kocasından dayak yiyen her iki Türk kadınına karşılık karısından dayak yiyen bir Türk erkeği var.

Feminizmin yalanlarını çürütmek işte bu kadar basit. Demek ki aile içi şiddet sorunu ne imiş? Çift taraflı imiş. Aile içinde kadına şiddet sorununun en az yarısı kadar bir erkeğe şiddet sorunumuz varmış. Bu bilgiyi artık edindiniz. Bundan böyle iki seçeneğiniz var: Hiç utanıp sıkılmadan “Kadına şiddete son!” demeyi sürdürecek, söylediğiniz yalanı, ettiğiniz haksızlığı, yüreğinizdeki nefreti “eşitlik” boyasıyla boyamaya çalışacaksınız. Veya kendinize gelecek, ahlak, onur ve özsaygı sahibi bir yetişkin gibi davranacak ve aile içi şiddetin iki taraflı olduğunu, erkeğin de korunması gerektiğini çekinmeden söyleyecek, buna göre davranacaksınız. Feministler aile içi şiddetin yalnızca kocanın karısına vurması olarak tanımlıyorlar çünkü feminizm yalan ve sahtekarlık üzerine kurulu bir ideolojidir. Feminizm budur.

Leave a Reply

Doğrulama *Captcha loading...

Pin It on Pinterest